ÇOCUK İHMAL VE İSTİSMARI

                                                                                   REHBERLİK BÜLTENİ-6

04.03.2019

ÇOCUK İHMAL VE İSTİSMARI

Çocuklarımız en değerli varlıklarımızdır. Onların mutlu olmasını, sağlıkla büyümesini isteriz ve bunun için özen gösteririz. Fakat bazen çocuklarımıza bilmeyerek zarar verebildiğimiz gibi, çocuklarımızın kasıtlı olarak zarar görme durumu da söz konusudur.

Son yıllarda çocuk ihmal ve istismarını çok sık duyar olduk.  Nedir çocuk ihmal ve istismarı, çocuklarımızı korumak için ne yapmak gerekir?

Çocuk ihmali;

Başta anne babaları olmak üzere, kendilerine bakmakla yükümlü kimseler ve diğer yetişkinlerin çocuğun beslenme, giyinme, barınma, eğitim, sağlık ve sevgi gibi temel gereksinimlerini ihmal etmeleri sonucu, çocuğun bedensel, duygusal, zihinsel ve toplumsal gelişimlerinin engellenmesidir.

Örneğin çocuğun; beslenme, giyim ve temizliğinin yeterince sağlanmaması, aç bırakılması, mevsime uygun giydirilmemesi, kişisel bakımının yapılmaması, güvenliğinin sağlanmaması, tehlikelere maruz bırakılması, gerekli sağlık ihtiyaçlarının karşılanmaması ya da geciktirilmesi, okula devamlılığının sağlanmaması, eğitim başarısı için gerekli desteğin sağlanmaması, anne ya da babanın yeterli ilgi ve sevgi göstermemesi, aile içinde olumsuz davranış ve şiddete şahit olması … gibi durumlar ihmaldir.

Bazen anne baba çocuk ihmalini farkında olmadan yapar. Yoğun ve stresli çalışma şartlarından, dönemsel ailesel yaşanılan krizlerden ya da diğer bireysel problemlerden kaynaklı anne baba çocuğun ihtiyacını göremeyebilir. Özellikle çocukların anne ve babasıyla kaliteli zaman geçirmeye, anlaşılmaya ve iletişim kurmaya ihtiyacı vardır.

Çocuklarımızı ihmal etmemek için özellikle duygusal olarak ihmal etmemek için mutlaka onlara zaman ayırmalıyız, dinlemeliyiz, anlamaya çalışmalıyız, çocukların ihtiyaçlarını fark etmeliyiz.

Çocuk istismarı;

Bir yetişkin tarafından bilerek veya bilmeyerek yapılan ve çocuğun sağlığını, fiziksel ve psiko-sosyal gelişimini olumsuz yönde etkileyen davranışlardır. Çocuk istismarı; anne baba, çocuğa bakmakla görevli kişiler, akrabalar, çocuktan yaşça büyük arkadaşlar yabancı kişiler tarafından yapılabilir. Fiziksel, duygusal ve cinsel olmak üzere üç istismar türü vardır.

Fiziksel istismar;

Çocuğun kaza dışı yaralanmasıdır, çocuğa kasıtlı olarak fiziksel zarar vermektir. Dayak atmak, dövmek, sarsmak, vurmak, ısırmak… gibi davranışlar fiziksel istismardır.

Duygusal İstismar;

Çocuğun duygusal gelişimi ve kişilik bütünlüğüne zarar veren tutum ve davranışlardır. Çocuğa ilgi ve sevgi göstermek yerine; görmezden gelme, çocuğu reddetme, aşağılama, suçlama, yalnız bırakma, tehdit etme… gibi davranışlar söz konusudur. Bu davranışlar tekrar ve süreklilik gösterir.

Cinsel İstismar;

Çocuğun bir yetişkin ya da kendinden büyük bir çocuk tarafından anlamadığı ya da istemediği, gelişimsel olarak hazır olmadığı ve karşı tarafın cinsel doyumu için yapılan davranışlardır. Tanımda davranıştan kastettiğimiz; çocuğa dokunma, cinsel içerikli konuşmalar, teşhir etme, röntgencilik, çocuğa pornografik içerik izlettirme ya da pornografik materyal üretmede kullanma gibi dokunmanın olduğu ve dokunmanın olmadığı davranışların tümünü kapsamaktadır.

Çocuk istismar edildiğinde söylemek istemeyebilir. Bunun birçok nedeni olabilir. Çocuk; kimsenin ona inanmayacağını düşünebilir, utanabilir, başının derde gireceğinden korkabilir, kendi hatası olduğunu düşünebilir, istismarcı tarafından tehdit edilmiş olabilir. Bu nedenle çocuk ve aile arasındaki güven ilişkisi ve olumlu iletişim çok önemlidir.

Çocuğun istismarı anlatması durumunda; ilk aşamada aile sakin olmalı, çocuğu dikkatle dinlemeli, paniğe kapılmamalı, çocuğa kızmamalı, abartılı tepkiler vermemeli, çocuğun güvende olduğunu hissettirmelidir. Aksine aile abartılı tepki verip, kızıp, yargılayıp, olumsuz bir şekilde iletişime geçerse çocuk kaygılanıp, korkup, utanıp, durumu saklamaya çalışacaktır. Aile çocuğa; bu durumu anlatmakla iyi bir şey yaptığını, bunda çocuğun suçunun olmadığını anlatmalı ve anne babasına güvendiği için de teşekkür etmelidir. Ardından psikolojik destek ve yasal süreçler takip edilir.

Çocuklarımızı istismarın tüm türlerinde korumak için;

  • Öncelikle anne baba olarak şiddeti hiçbir zaman tercih etmemeliyiz. Öncelikle biz çocuklarımıza fiziksel istismarda bulunmamalıyız.
  • Duygusal olarak; çocuklarımızı reddetmemeli, suçlayıcı dili bir kenara bırakmalıyız.
  • Çocuklarımızı dinlemeliyiz, onları anlamaya çalışmalıyız. Güvene dayalı, açık bir iletişim kurmalıyız.
  • Çocuklarımızın özeline saygı göstermeliyiz.
  • Çocuklarımızı bilinçlendirmeliyiz. (Cinsel istismardan korumak için)
    • Mahremiyet eğitimi verilmeli,
    • Çocuk istemediği durumda hayır diyebilmeli,
    • Bedeninin kendine ait olduğunu ve kimsenin dokunamayacağını bilmeli,
    • Özel bölgelerini bilmeli ve kapalı tutmalı,
    • İyi dokunuşun ve kötü dokunuşun farkını bilmeli,
    • Kendini kötü hissettiren bir dokunuşsa buna tepki vermeli,
    • İyi sır ve kötü sır arasındaki farkı bilmeli,
    • Rahatsız hissettiren bir sırsa bunu tutmamaları gerektiği ve aileyle paylaşması gerektiğini bilmeli,
    • Kimlere güvenebileceğini bilmeli.

Tüm bunlar kaygı verici, korkutucu şekilde değil güven veren mesajlarla yapılmalıdır. Amaç çocukların dikkatli ve uyanık olmasını, farkında olmasını sağlamaktır.

Böylece çocuklarımız aile içinde, akrabalarda, yakın çevrede… nerede olursa olsun bir istismara maruz kaldığında gizlemeyecek ve anne babasına anlatacaktır.

                                                                                                       İlkokul Psikolojik Danışmanı         Sevim ÖZÇINAR ÖZDEMİR

Author: gonca sezer